Navigasyon |
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
Bu Gece İnadına Seni Düşündüm
bu gece inadına seni düşündüm,ellerini düşündüm, gözlerini düşündüm, bana verdiğin mutluluğu düşündüm.
Sonra;
istemeden seni bir başkasıyla düşündüm kıskançlık damarlarımda dolaştı sabaha dek. bir görmeliydin nasıl perişandım.
Ben;
bu gece sana geldim. Yokluğun öyle koydu ki yüreğime; dayanamazdım. Ne karanlık nede korku dinledim. Sadece sendin bu gece gözlerimde büyüyen.
Sonra;
bir türlü utanç duvarını aşamadım. Bilirsin ben kendimden de utanırım. Paramparça geri döndüm kapından.
Ben;
bu gece bütün benliğimi sana verdim. Dualar yağdırdım gökten üzerine,ninniler söyledim sevgi sözcükleriyle, yıldızlardan evler yaptım ikimze küme küme, şafaklardan ağ ördüm sevgimizin ölümsüzlüğüne senden habersiz!
Ve ilk kez yalnızlığıma ağladım bu gece!

Aşk Bende Bitip Tükenmeyen Bir Yara….Git Gönlüm Sen Aşkını Baki Olanda Ara…….!!!!!
Mefluç Bir Hayatın Girdabına Takılı Kalmışım Ben....
Muzdarip Bir Gönülle Dile Gelsem Kimene....Kim Bakar Dönüp Te Bu Sefil Halime...
Terkedilmişliğimin Yalnızlığına İtilmişim....Çaresizliğin En Acı Yaralarını Sarmışım Bedenime....
Neyime Benim Sevmek, Neyime... .
Aşk Dediğin Yüreğimize Siner Mi Ki....Offfff Be Talihime Yandığımın, Her Döndüğüm Köşe Bana Zindan Oluyor Nedense....
Var Mı Dönüp Te Yüzümün Güleceği Bir Köşe....? Çöreklenmiş Gözlerimde Bir Sevda Çeksem İzin Olur mu....? Dipsiz Hayallere Demir Atsam, Gamlı Düşlerin Arasında Gezip Dursam, Çıban Görünümlü Hayatım Bir Mana Bulur Mu...?
Diyorum Ya Hayat Bana Hep Oyun Oynadı, Teselli Kırıntıları Geziniyor Hep Düşlerimde....
Yalnızlığın Yasını Tutmaya Devam Ediyorum Her Nedense...
Sevmeler Yalan, Sevilmeler Yalan Şu Gönlüme...Aşk Mı Diyorsun Hala, Size Ne Kadar Yakınsa, Bana O Kadar Uzak İşte.....Meczup Hüviyetine Bürünmüş Bedenim, Kahır Bulutlarının Sağanağına Tutulmuş Yine....
Efkar Efkar Öten Rüzgarın Bedenime Vuran Uğultuları Arasında, Islak Bedenimde Şekil Alıyor Damlalar....
Ahhhh , Feleğine Yandığımın Hülyaları, Bir De Gerçek Olsanıza Şu Garibe....Birde Aşk Kapımı Çalsa Olmaz Mı....? Yoksa Aşk Bana Hepten Yasak Mı...?
Solgun Kalmış Bakışlarıma Bir Renk Verecek Yok Mu? Kısır Kalmış Düşüncelerime Ya Yol Veren? İç Dünyama Nüfus Eden Bu Istırapları Dindiren De Mi Yok?
Koyu Matemler Bırakıyorsunuz Hayatıma, Zaten İp Ucunda Duran Bedenim..! Denge Kurmakta Zorlanırken, Hayatın Tekmesini Yiyip Düşüverdim Karanlıklara... Yüreğimin Sert Vuruşları İsyankar Kesildiler Bana....
Duygularım Felce Uğradı Bu Vuruşlar Karşısında...Gözlerime Tezahür Eden Çileli Damlalara Engel Olamadım Ki....
Acıların En Bedbahını Sundular Yavaş Yavaş Akarken Şakaklarıma....Meyus Bir Çehre İle Takılı Kaldım Aynalara....Tipimin De Diğerlerinden Pek Farkı Yoktu....
Karizmatikti Ama Sevgiye Açılan Kapısı Yoktu....Nedense.... Kısılan Gözlerimden Dökülürken Gözyaşlarım
Bıraktım Bana Gülmeyen Hayatıma....,
Bedenimde Boğum Boğum Kabaram Damarlarım Nüfus Ettiler Dışarı Çıkmak İçin...
.Sefalet Rüzgarları Her Bir Yerden Eser Oldu.... Aşk Mı Diyorlar Sanki Fısıldayarak Bana.....Ben Bunu Anlatamadım Henüz Ama....Aşk Bende Derin Bir Yara.....Anlatabilirmiyim Beni Anlayana....
Aşk Bende Bitip Tükenmeyen Bir Yara....Git Gönlüm Sen Aşkını Baki Olanda Ara.......!!!!!

Kelimeler Seni Anlattıkları İçin Mutlular Artık !!
Yalnızca yazdım... Hesabıma düşen bir kara kaderi, alnımın tam ortasından çekerken usulca, kanadının ıslaklığıyla yazdım... Sana yazdım seni. En kuytusunda anladım, en vazgeçilmezinde tuttum, en köründen tutuldum, ama seni sana yazdım.
Kanımın rengiyle sana adandım."
Yokluğun bir bıçak sırtı, sana boyanarak aydınlandım.
....
Ağrıyor elim şimdi, gözümün yolunda karabasanlar var, avucumda sıkışan yazım var. Gel ve sil yeniden gölgelerini, gel ve üçüncü gününden başla sana yazılanlara.
Kimsem olmadı benim, kimse sen olmadı hiç,
Kimse ellerim değildi, kimse gözüm kalmadı kanlı kınında. Kimse bilmedi, kimse sana yazdım olmadı, kimse sen demedi, kimse uyutmadı yüreğinin yastığınsa, kimse biz demedi, kimse vazgeçersen kendinden ben olamamki demedi... Kimse ben değildi senin kadar.
Sana yazdım işte, gözümün kimyasında duran nefesi, kanatlarına vurgun yemiş sevdalar akıtan sana anlattım,
Sana adandım... Sen’e, ben’e, biz’e...
Sıfıra bölünce beni, sana eşitleniyordum, birle çarpınca ellerimi seni anlatıyordum, ikiye toplayınca gözümü seni görüyordum, üçten çıkarınca yüreğimi; sensiz hiç kalıyordum...
Kentler buluyordum hep, sen olunca aşkın sonsuza akacağını biliyordum. Kimbilir, bilmediğim bir şarkıyı söylerken seninle, dudaklarının ses tonunu ezberliyordum sensiz kalınca senin gibi okumak için bir daha... Benim için martı kanadıydı ellerin, dokunduğum her an denizden esen rüzgarları hatırlatan. Gözlerindi, gözlerime baktığında gözlerimin çocuk hayalini gördüğüm, sendin öldükten sonra tanrının katına gülümseyerek beni götürecek olan melek, sendin sonsuza açılan kapının güzel bekçisi... Anlatılamayan kelimeydin hiçbir kitapta bulmayacağımı bildiğim halde hala aradığım.
Sendin o, senindi bana getirdiğin akında denizin gözlerini hissettiğim,Gözlerindi.....
Sana yazdım,sıcacık hayatlar kokuyor kelimelerim seni buldukça. Ki nereye baksam, kimi görsem, kimi duysam sensin... Sen kalıyorsun gözlerimin en yüksek dağında... Ve sana yürüyüp dokunuyorum göğün yıldızlarına, umut veren ağaçlarına yaslanıp bulutların ardından bakıyorum güneşe. Sana uzandığım toprağa her yüzümü sürdüğümde, papatyalar kokuyor tenim...
Senden önceydi suflörsüz bir sahnede kör adam rolüm.
Ve senden öncelere denk geldi intihar mektuplarım. Sorgusu bitmiyordu düşlerimin, isyan çok sesli bir koro gibi sahnesinden vuruyordu yüreğimi. Senden önceydi sarmaşıklarla dolu umut yolları, seni bilmeden yürüdüğüm Ankara sokaklarıydı acıyı katık yaptığım sancılar... Her karartı, senden önceydi ellerimde yaşayan.
....
Geldin, sana yazdım ben... Hasır altı düşlerimin kırmızı kalemle altı çizili kelimeleriydin.
Sendin vurguna uğramış nefes alışlarımı kaybeden, sesindi dilimin teğet geçtiği her umudu bana anlatan...
İzlerimden geçen her bakış, sana dönen gün gibi çevreledi karanlığımı ve seninle gitti plastik kokum, seninle kurudu kanayan yanım. Sendin her şey, sendin seninle gelen gözyaşı hediyem...
....
Sana yazdım, düşünmeden, gözlerimi kapatarak...
Kelimeler seni anlattıkları için mutlular artık, bakışlarım da öyle.
Az önce fark ettim yüzümü yıkarken; aynaya bakan gözbebeklerimde uyuyorsun hala o eski sıcaklığınla... Uyanacaksın birazdan, biliyorum, ve sarılacaksın yine, sesinden akacak, senden duyulacak her şey...
Senim artık, tenim, dilim, bütün bildiğim."
|
|
|
|
|
|
|
ßu Gün 20 ziyaretçißuradaydı Design ßy volkan []DsN^Team[]
|
|
|
|
| | |